29 Kasım 2009 Pazar

Ron Clark Iki Dil Bir Bavul`a Karsi


Iki filmde de kahramanlarimiz ogretmenler ve her ikisi de zorlu okul sartlarinda gorevlerini yerine getirmeye calisiyorlar. Yaziya sectigim baslik, iki filmi kiyaslayacagim izlenimi verse de aslinda amacim kiskirtici bir ifade ile dikkat cekmekten baska bir sey degil :)
2006 yapimi The Ron Clark Story (Ron Clark`in Hikayesi) filme adini veren ogretmen Ron Clark`in gercek hayatindan bir kesiti anlatmakta. Guney Karolaynali Ron, universiteden mezun olduktan sonra kendi sirin kasabasinda ogretmenlige baslar ve eyalet sinavlarinda (Turkiye de SBS sinavlarina denk gelir) ogrencileri en yuksek skorlari alir. Bu basari her normal insani mutlu edebilcekken Ron da tatminsizlik duygusu uyandirir. Muthis bir enerjisi vardir ve kendisini daha zorlu yerlerde sinamak istemektedir. Bu nedenle kalkar Newyork`un en berbat, en sefil ve en belali bir bolgesinde (evet tahmin ettiginiz gibi) Harlem de bir okulda ogretmenlige baslar. Gel gelelim ne ogrenciler ne de idare tarafindan sicak bir ilgi gormez. Ama o yilmaz, ogrencilere kendini benimsetir ve sevgilerini kazanir. Bunun icin bazen ogrencilerini ziyaret eder, onlarin sorunlari ile tek tek ilgilenir, ve hepsine umut asilar ve basarabilirsiniz mesaji verir. Sonunda
tabiki Amerikan ruyasi gerceklesiyor ve o en basarisiz sinif eyalette en yuksek skorlari alarak bir tarih yaziyorlar.
Bu film, ogretmenligin kuru ve ruhsuz bir meslek degil, askine cok emek isteyen, aldigin maasla (ki dunyanin her yerinde diger mesleklerle kiyaslandiginda ogretmenlerin maaslari dusuktur) degil, aldigin ruhi hazla, manevi doygunlukla olculebilecek bir meslek oldugunun altini kalin harflerle ciziyor.

Yangınların Faydaları