1 Kasım 2011 Salı

Depremle Yasamayi Ogrenmek Ne Demek?

"Turkiye bir deprem ulkesi, depremle yasamayi ogrenmek gerek". Bu cumleleri artik her faciadan sonra duymak insana gina getiriyor. Hele birde deprem sonrasinda gordugumuz manzara hep ayni olunca, takvimlerin 17 Agustosta takilip kaldigini zannediyosunuz.

FenDunyasi`nda yazdiklarim egitimle ilgili oldugu icin, depremin egitime bakan yonunun sadece altini cizmek istiyorum. Deprem oncesine hazirlikli olmadigimiz, yikilan binalardan belli. Deprem sonrasinda da toplanan onca yardima ragmen, bunlari zamaninda yerine ulastirip ulastiramadigimiz pek anlasilamadi, bu da baska bir eksiklik. Peki ya deprem sirasinda yapabileceklerimizi biliyormuyuz, ya da ogretiyormuyuz. Televizyonlarda goruruz, minik Japon ogrenciler siralarin altina girer, ve muhtemel! bir deprem aninin provasini yaparlar. Cunku bilirler ki 10 ya da 20 yilda bir buyuk  deprem olacaktir ve bu provalarla hayatta kalma sanslari artacaktir. Amerikada okullarda senede bir yapilan firtina tatbikatida ayni minval uzere degerendirilebilir. Gene Amerikada ay da bir ya da iki kez yapilan yangin tatbikatlari.. Bu tatbikatlar artik ogrenciler icin o kadar siradanlasmistir ki, ogrenci cogu kez bunun bir tatbikat mi yoksa gercek bir yangin alarmi mi oldugunu bile bilmez. Bu siradanlik ogrencideki panik duygusunu ortadan kaldirir ve gercek bir yanginda panigin olusturacagi diger facialari da engellemis olur.
Elhasil, deprem nasil hayatimizin bir parcasi ise, tedbirlerde en az o kadar hayatimizin bir parcasi olmali.

KITALAR YUZUYOR MU?

Hiç yorum yok:

Yangınların Faydaları