4 Haziran 2012 Pazartesi

Istikbal Goklerin de mi Otesinde?

Mayisin 22`sinde uzaya ilk defa ticari bir roket firlatildi. Uluslararasi Uzay Istasyonuna 500 kg yiyecek, su ve ekipman tasiyan roketin, firlatilis tarihi uc gun oncesiydi, fakat motorlarda olusan yuksek basinc nedeniyle, firlatmaya yarim saniye kala islem iptal edilmisti.  NASA gezimizden iki gun sonrasina denk gelse de bu basarisiz deneme, konuyla ilgili herhangi bir dahlimin olmadigini soyleyebilirim :)

SpaceX uzaya gonderilen ozel bir sirkete ait ilk roket olarak tarihe gecti. Nasa, bu gelismeyi uzay kesiflerinde "yeni bir donem" olarak goruyor. Aslinda ulkelerin iflas ettigi ve dunya ekonomisinin duraganlik yasadigi ve uzay arastirmalarinda kesintilere gidildigi bu donemde, sirketlerin bu alana el atmasi bu tespiti dogrulamakta.

Uzay arastirmalarinda ulkelerin ve sirketlerin motivasyonlarini anlamak icin asagidaki linke bakmanizi tavsiye ederim.

Let's mine asteroids — for science and profit by Nature.com

17 Mayıs 2012 Perşembe

NASA

Hafta sonu gerceklesecek bilim olimpiyatlari oncesinde Florida `da uzay mekiklerin firlatildigi NASA ya bir gezi yaptik. Guzel bir deneyimdi. IMAX de filmi izlerken, astronotlarla beraber uzayda calistiginiz hissine kapiliyorsunuz!

29 Nisan 2012 Pazar

Amerika Fen Olimpiyatlari

Fen Olimpiyatlari 1985 yilindandan beri her yil Amerikada ilkokul, ortaokul ve lise seviyesinde gerceklestirilmektedir. On bes ogrenciden olusan takimlar fizik, kimya, biyoloji, jeoloji, muhendislik ve teknoloji basta olmak uzere fen bilimlerinin degisik alanlarinda kiyasiya yarismaktadirlar.


Crime Busters
Keep the Heat
Tower
Mission Possible

Chem Lab

Lab



  
Gravity Vehicle

Helicopter


2011 Finallerinden bir potpori

22 Nisan 2012 Pazar

Olası Bir "Futuristic" Yazının DNA`sı

Futuristic bir yazi yazacak olsam, asagidaki konu basliklarindan yola cikardim herhalde;




Umarim bir ara elim deger de dusuncemi icraata gecirebilirim.

8 Nisan 2012 Pazar

TED Talks - Peter Diamandis: Bolluk geleceğimiz

TED 2012 sahnesinde, Peter Diamantis iyimserligi savunuyor ve onumuzdeki zorluklari icatlarla, yeniliklerle ve yaraticilikla cozecegimizi soyluyor. " Bir suru problemimizin olmadigini soylemiyorum; kesinlikle var. Ama nihayetinde, onlarin ustesinden geliriz."


20 Mart 2012 Salı

“Yaymaya Değer Dersler”

Meshur TED Talks un yeni baslattigi TED-Ed videolarini izliyorum. Paylasmak istedim. Bugun "Deep Ocean" `i sinifta cocuklara izlettim, bayildilar.


Yalniz videolarin uzunlugu 10 dakikayi gecmiyor. Hemen tuketilebilir videolarin, icinde bulundugumuz surat cagina daha yarasir oldugunu dusunmus olmalilar. Gercekten de cerez gibi; biri bitince digerini izlemek istiyor insan.

7 Mart 2012 Çarşamba

Mariana Çukuruna Yolculuk

Okyanusun tabaninda 2.500 km`ye varan, cok dar  ve derin bir yariktir Mariana  Cukuru. 11 km`ye varan en derin bolgesi ayni zamanda dunyaninda en derin noktasi unvanini da tasimaktadir.

Bilim insanlari, cukurun rekor derinliginin, artik "tek ilginc" sey oldugu dusuncesinde degiller. Son bes yildir artik daha detayli bilgiler toplaniyor ve bu derin yerlerin hayli canli oldugu gozleniyor.

Mariana gibi 20 den fazla cukur var ve bunlarin cogu Pasifik okyanusunun derinliklerinde uzaniyor. Bunlar ayni zamanda herhangi iki tektonik levhanin sinir noktalaridir ki bunlardan oldukca agir olan okyanus katmani, kitasal levhanin altina dogru gomulmektedir.

Jeologlar, sismik olarak aktif olan bu bolgelerin bazi depremlerin olusumunda onemli rolleri oldugunu dusunmekte. Hatta gectigimiz yillarda gerceklesen Japonya`daki siddetli depreminde, gene bu hareketlerin sonucu oldugu soyleniyor.

Biyologlar da okyanuslarin derinliklerine buyuteclerini tutmus bulunmaktalar. Oceanlab`dan bilim adamlari arastirmalara baslamadan onceki dusuncelerini "Yerin 11 km derinliginde, atmosferden 1000 kat fazla basinca sahip cukurlarda, cok nadir varliklarin olabilecegi, oldukca soluk ve elindekiyle yetinip, hayatta kalmaya calisan yasamlarla karsilasmayi bekliyorduk" diye ozetliyor ve ekliyorlar "Fakat en derin yerlerde bile bir cok yasamsal aktiviteye sahit olduk."

15 Şubat 2012 Çarşamba

Kıtalar Yüzüyor Mu?



Bu ay ogrencilerime doga bilimlerini ogretiyorum. Konumuz yasadigimiz gezegenin olusumu ve gunumuzdeki seklini alana kadar gecirdigi surecler. Bilim kurgu senaryolarini aratmayacak inanilmaz bir hikaye, fakat inanmak durumundayiz; cunku anlatilanlarin hepsi gerceklesti (hala da devam ediyor) ve biliminsanlarinca uzun zamandan beri de teori duzeyinde kabul goruyor.

Bundan 200 kusur milyon yil once -- uzun bir sure ama dunyanin bes milyara yaklasan yasina kiyasla o kadar da uzun degil -- super kita Pangea  parcalara ayrilmaya basladi, ve gunumuzdeki kitalari olusturdu.
30 yil once ortaya atilan ve Levha Tektonigi olarak adlandirilan bu teori, dunyamizin dinamik yapisini cok iyi ortaya koymaktadir. Teori ayrica sismolojiden (deprem bilimi) paleontolojiye (fosil bilimi) kadar bir cok alani birlestirmis ve -- depremler ve yanardaglarin neden dunyanin belli yerlerinde meydana geldigi ya da Alp ve Himalaya gibi devasa sira daglarin olusumu -- gibi bilim insanlarinin yuzyillardir cevap aradigi sorulara aciklamalar getirmekte.
Kitalarin sabit durmadigi, aksine hareket halinde oldugu gorusu 1596 da Hollandali harita yapimcisi Abraham Ortelius`a kadar uzanir. Ortelius, Amerika kitalarinin Avrupa ve Afrikadan, depremler ve sellerle ayrildigini soyler ve fikrini desteklemek icin ekler; "onunuze dunya haritasini koyun ve bu kitalarin sahillerini dikkatle inceleyin".

Yangınların Faydaları